Kolon kanseri, uzun zamandır yaşlı bireyler ile ilişkilendirilen bir hastalık olarak algılansa da, son yıllarda yapılan araştırmalar gençlerin de bu hastalığın tehdidi altında olduğunu gösteriyor. 20’li ve 30’lu yaşlardaki gençlerde kolon kanserinin görülme sıklığı, önceki yıllara göre belirgin bir artış göstermiştir. Peki, bu beklenmedik artışın nedenleri neler? Gençleri risk altında bırakan faktörler hangileri? Bu sorular, kolon kanserinin gençler arasındaki yaygınlığını anlamak için kritik öneme sahiptir.
Son yıllarda yapılan araştırmalar, kolon kanseri vakalarının yalnızca yaşlı bireylerde değil, aynı zamanda genç yetişkinlerde de artış gösterdiğini ortaya koymuştur. 2010 yılından itibaren, 20 yaş altı ve 40 yaş altı bireyler arasında kolon kanseri teşhisi konulan hastaların sayısında gözle görülür bir artış yaşanmıştır. Amerikan Kanser Derneği'nin verilerine göre, 1970'lerin sonlarına doğru 50 yaşın altındaki bireylerde kolon kanseri görülme oranları düşük iken, 2000’li yıllardan sonra bu oran ciddi şekilde yükselmeye başlamıştır. Genç yaşta kolon kanseri teşhisi konulan hastaların çoğu, hastalık ilerlemeden hayati belirtilerle karşımıza çıkmaktadır.
Bağırsak sağlığı üzerine yapılan çalışmalarda, genetik faktörler yanında çevresel ve yaşam tarzı değişkenlerinin de önemli bir rol oynadığı anlaşılmaktadır. Özellikle fast food, işlenmiş gıdalar ve yüksek şeker tüketimi gibi sağlıksız beslenme alışkanlıkları, genç bireylerde kolon kanseri riskini artıran etmenler arasında öne çıkmaktadır. Ayrıca, yeterli sebze ve meyve tüketiminin olmaması, bağırsakların sağlıklı bir şekilde çalışmasını da tehlikeye atmaktadır. Daha fazla lif alımının kolon kanserini önleyici etkisi olduğu birçok araştırma ile kanıtlanmışken, genç nesilin bu konudaki yetersizliği göz ardı edilemez.
Gençlerde kolon kanseri riskini artıran diğer önemli faktörler arasında obezite, hareketsiz yaşam tarzı, aşırı alkol tüketimi ve sigara kullanımı yer almaktadır. Obezite, vücutta yağ dokusunun artması ile hormonal dengeyi bozarak kanser hücrelerinin daha fazla çoğalmasına zemin hazırlamaktadır. Yapılan araştırmalar, vücut kitle indeksi (VKİ) yüksek olan bireylerde kolon kanseri gelişme riskinin daha fazla olduğunu göstermektedir. Bu nedenle, sağlıklı bir kiloda kalmak ve düzenli egzersiz yapmak, genç bireyler için son derece önemlidir.
Sigara kullanımı konusunda da farkındalık oluşturulması gerekmektedir. Sigara içen bireylerde, içmeyenlere göre kolon kanserine yakalanma riski önemli ölçüde artmaktadır. Bunun yanında, aşırı alkol tüketimi de kolon kanseri riskini tetikleyen bir diğer faktördür. Bu yüzden, gençlerin sağlıklı yaşam tarzına yönelmeleri ve bu alışkanlıklardan uzak durmaları, kolon kanseri riskini azaltmaya yardımcı olacaktır.
Sonuç olarak, gençlerin kolon kanserinin tehditine karşı bilinçlenmesi ve risk faktörlerini iyi anlaması büyük önem taşımaktadır. Yeterli ve dengeli beslenme, düzenli egzersiz, sigara ve alkol tüketiminden kaçınmak, bu hastalığın önlenmesinde atılacak ilk adımlardır. Ebeveynler, eğitimciler ve sağlık profesyonellerinin bu konuda daha fazla farkındalık yaratmaları gerekmektedir. Gençlerin kolon kanseri hakkında bilgi sahibi olmaları, erken teşhis ve tedavi için kritik bir adım olacaktır. Sağlıklı bir yaşam sürdürmek ve rutin sağlık kontrollerini aksatmamak, hastalığın önlenmesinde önemli rol oynamaktadır. Unutmayalım ki, sağlıklı bir yaşam sürmek sadece kolon kanseri riskini azaltmakla kalmayacak, aynı zamanda genel sağlık durumunu da iyileştirecektir.